Ana içeriğe atla

Lida'nın Yazıları

4 Aralık 2018

Kasım ayı çok zorlu geçti, çook..

En çokta haftada bir gittiğim piano dersimin yeterli ölçüde çalışamadığım için verimsiz geçmesi üzdü. Yine sorgulamaya başladım piano ile ilişkimi. ''Yürümüyor ki böyle, sonu hakkında hiç hedefim de yok, şart mıydı yani, bırakmalı mı, planlı altı ayım daha var, Tanrım ne yapıcam ben..'' gibi kafamda deli sorular. 

Yoğun Kasım ayı da bitti, en azından elimdeki son parçayı tamamlamalıyım. Dokunuyorum, dokundukça sevgimi hissediyorum; onun için zaman ayırıyorum. Fakat olmuyor sürekliliği birtürlü. 

16 Kasım 2018

Değişik bi gün.. Sürekli bir varmış bir yokmuş hali.. 

Sabah dışarıya adımımı attığımda ama sırayla tek tek karşıma çıkmaya başladı.. 

Efor sarfederek ancak ulaşıp günaydın diyebileceğim tanıdıklarla karşılaştım biri sonra diğeri, fakat geç kaldım diye koşturmaktan yapamadım. 

Daha önceden beklediğim bi program haberi için iletişime geçtim, çook heyecanlıydı. Fakat ekonomik sebebi göz ardı etmişim ve program iptal olunca da çook üzüldüm tabi.. 

Resim
Biri var biri yok

7 Kasım 2018

Yoğun aktivite programından sonra tam kendimi sakinliğe adamışta sayılmam aslında.. Aktivitelerin aralarını biraz açtım sadece.. 

Hazır sakin takılırken, bu akşamki Chick Corea konserine bi koşturmaca halinde gitmek istemedim. Yemekten kısıp, erkenden gidip kendime zaman ayırdım. O zaman içinde de ilgimi çeken bir aktivite buldum; güneş enerjisi.. Programı da inceleyince iptal oldu tabi kafamda.. Yarınki de kafamda: Yapay adalar.. 

Tuhaf olan bişey var ortada.. Kıyı yapıları ile ilgili her tür aktiviteden haberim oluyor, tabi katılasım da geliyor. 

30 Eylül 2018

Yaşadığım en büyük deneyimlerden biri ilk yurtdışı deneyimimin ardından daha iki hafta geçti ama sahne sahne hâlâ aklımda.. Biraz fazla sıkıştırılmış konserv bi iki hafta geçirmiş oldum. Yavaş yavaş dile getirip yansıtmaya başlıyorum. 

Pazartesi işbaşı diye cumartesi akşamından dönüş yolculuğu başladı benim için. Sabahın dördünde İstanbula indiğimde aslında kulağımı uzun yoldan tuttuğumu fark ettim ama bu vesileyle araya bikaç buluşma sıkıştırabilmekti amaç birazda.. 

Resim
Greyfurt Yağı

5 Ağustos 2018

Gel.. 

Artık gel.. 

Nolursun olumlu gel.. 

 

Başta bi heyecanlandım.. Bekleyişim yaklaştıkça korkmaya başladım. Ama artık iyice sabırsızlanmaya başladım. 

Olumlu olumlu gel artık. Düşünmek istemiyorum, düşündükçe korkuyorum. 

Atmam gereken adım bu, anlıyorum. Sen olumlu gel, gel de devamı da olumlu gelsin. Bekleyişe dayanamıyorum artık..

 

Etiketler

8 Haziran 2018

Çok enteresan; yüzüme sivilce çıkartmayan, iyi gelen kullanabildiğim tek krem neutrogena’nın pembe greyfurtlusu.. Her seferinde o güzelim kokusunun bana nerden tanıdık olduğunu hatırlamaya çalışıyorum ama bilemiyorum. 

İlk bugün pembe greyfurtla tanıştım. Evet yaz ayında.. Doğal olduğuna emin olduğum bir kaynaktan ve öyle buram buram kokuyorki.. 

Hatırlamaya çalıştığım aslında tanışacak olduğummuş.. Hayat.

Resim
Pembe Greyfurt

19 Nisan 2018

Özellikle bu hafta sinirlerim epey bozuk.. Olmadık şeyler bulup aşırı gülmeler, sinirden ağlamalar.. Var.. 

Yaşa saygı dedim bayağılıklarına karşı bile.. Bende düşünmeden konuşmayı severim mesela; herkesin var hoş olmayan yanları sonuçta.. 

Sinir oldum sustum, sinir oldum yuttum, sinir oldum bir kısmına şahit olanlar oldu ve sesimi çıkarmaya başladım.. Ama duymazdan gelmeyi bi başaramadım; iki gün sonra unuttum, kişi kendi gibi bilir ya karşısındakini, unuttum işte. Ama hep unuturum ki ben.. Sağlıklı olanı da unutmak bence.. 

Etiketler

2 Nisan 2018

Bu Nisan çok başka olacak, ben inandım.. 

Akşam vakti gittiğim konserde bi aydığımı hissettim. Eve gidene kadar herzamanki gibi aldığım ses kaydının Yunus olan kısmını sürekli dinledim bu sefer. Evet, o sevgili Yunus Emre.. 

Olanlara ben hep hayran, hep özenir, ve hep derim: Bende aşık olabilsem, inanıyorum bende aşık olucam; öylesine ulvi... Belki bi Yunus gibi belki Veysel.. 

Yüreğim yandığında derim: Gel gör beni aşk neyledi, derde griftar eyledi.. Tabi yürek yakan genelde aşk değil arzu, haliyle..

Etiketler