28 Mayıs 2017

Akşam el ayak çekildiği vakit kulağında uyku kaçıran müzik, enerjin de yerindeyse; haftalardır gözünde büyüyen iş, tüm titizliğine rağmen farkına varmadığın akıp giden saatler içerisinde bitti bile.. 

Bedenen epey yoruldum, evet ama bu uyumadan önce yapmayı planladığım okuma zamanına engel olamadı. 

Kedici değilim ama sevdiğim ve aslında sevdiğimi bile garipsediğim kedili aksesuarlarım var. Etrafımda çok kedici var, ister istemez etkileniyorum galiba.. Gri, ağzı kulaklarında pisi eşliğinde  bu aralar okumaktan keyif aldığım dergiyi okudum, şirin; lakin sızmak üzereyim.. 

Yazmadan edemem.

Kulağımda uyku kaçıran müzik, ben kışlık kıyafetlerle yazlıkları tek tek elden geçirip düzenlerken hep kafamda dönüp durdu: Pazartesiyi seviyorum, o olmasa hafta sonlarının hiç bir kıymeti olmaz. Ne güzel mantık, ne güzel benimsemişim. Pekiii.. Başvuruları seviyorum, başvurular olmasaydı bitirmenin bir değeri olmazdı diyebilir miyim? Ayy yok, buna hazır değilim. Diyebilseydim içim daha rahat olurdu kesin. Ama ne öyle canım, kopyala yapıştır modeli cümle oldu; belki doğruluğu bile tartışılır. Sen bak elindeki işine..