Ana içeriğe atla

14 Şubat 2017

İki gündür başıma gelen yeni örneği yoruyorum kafamda.. 

Geçensene D&R da bi yazarın imza gününe denk gelmiştim. Millet heyecanla kuyruktayken bende neymiş kimmiş diye göz ucuyla baktım ve popüler kültür örneği, sermayesi olan birsürü kişi rahatlıkla kitap çıkarabiliyor artık galiba diyip elimdeki kimbilir neyin ödemesini yapıp saniye farkla burun buruna gelmeden çıktım. 

Bu aralar instagram storye takmış durumdayım. Tesadüfen önüme gelen birisinin storysini çok beğendim, daha önce tvde görmüş olduğum birisi.. Ve jeton düştü biliyor musun, bu o kitap yazarı.. 

 

Ve bu kaçıncı biliyor musun.. 

Bozuluyorum.. Ciddi.

Bu bozulduğum şekilde birilerine anlattığında tenezzül etmemek olarak yorumlayan da çoktur. Evet gördüğüne yapışan, ne koparsam ilerde kullanırım diyen tiplerden değilim. Fakat durum öyle değil... 

Empati yaptığımı düşünerek kimseyi bir de ben uğraştırmayayım, yormayayım, oyalamayayım diye düşünüyorum. Daha sonra anlıyorumki empati bu değil.. 

Küçük lüzumsuz hazların peşinden koşuyormuşum gibi geliyor. Sanki insanoğlunun en doğal yaptığı şeyin haz peşinde koştuğunu bilmiyormuşum gibi.. 

Vallahi belki fukara avuntusu gibi ama ben inanıyorum. Ha bu kendim ettiğim, teğet geçtiğindeyse çok bozulduğum her anı, gelecek gerçekten sağlam devasa bir anımın zeminini sıkıştırıyor.. İnanıyorum..