Ana içeriğe atla

6 Ocak 2014

Ne düşünüyorum: Bir bardak çay eşliğinde karşındaki dosta anlattıkların var ya acaba yazmaktan daha mı tatmin edici?? İnsanların en çok kullandıkları yöntem, adı da sohbet..
Bazı konular öyle aklıma geldikçe/fütursuzca da yazılmıyor ki.. Fazla duygusal, acıtasyona maruz, yanlış anlaşılmaya müsait, bazen saçma..
Yazarsan kalıcılığı sağlamış, gözün yazıyı gördükçe için boşalmuş olur ama reaksiyon almak zor.. Anlatırsan söylediklerini kulak duyar ve için boşalır, karşındakinin mimiklerinden de reaksiyon alırsın ama kalıcıılığı olmaz.. Yani önemli olan reaksiyonsa anlatmak, kalıcılıksa yazmak. İyi de başkasının ne düşündüğü önemli değil ki, önemli olan ben'dir. Kayıta geçmek de tehlikeli, yaşamayı engeller.
Eveeet yine geldik ''Her durumda aslında kâr da zarar da eşittir, nerden bakmayı seçersen o çokmuş gibi gelir.'' sözüme.. Velhasıl buraya yazamadım içime de sinmedi, bu saatte eski sistem elle yazmaya başladım.. Dedim şunu yazmaya uğraşacağıma anlataydım dosta, ama kime?? Ee döndük mü başa; güven?..
Anladım benim başımı bu içime sinmeyenler yakıyor.. Tanrı cesaret versin..

Etiketler