2 Nisan 2013
İşte BU!!..
Bu kuralları uzun süre kendi düşünce tarzım/inancım olarak adlandırdım, tabiki farklı/kendime özgü kelimelerle..
Şiddetle tavsiye edilir..
Ama 2. Kural yok mu o kural; önlenemez kararsızlığım yüzünden uygulayamadığım tek kural..
Daha 2-3 ay önce öğrendim ki bu kurallar Hint Felsefesine aitmiş.. Amaa Hint dediğin yerde karmaşa çoktur oyüzden bence bu kurallar bu kadar olmayabilir (araştırma lazım tabi şimdi değil).
İlk kural : "Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardir, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler."
İkinci kural : "Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile değiştiremeyiz. "Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı" gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir."
Üçüncü kural : "İçinde baslangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır."
Dördüncü kural: "Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir.""Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir."
Kendine iyi bak. Tüm kalbinle sev. Sonuna kadar hayatın tadını çıkar. Hayatındaki her gün bir hediyedir, kıymetini bil..!