19 Mart 2014
Fena bir hafta kabaca bitmiş durumda, bundan sonrası çalışma, çalışma.. Haftaya nasıl olacak ben bile merak ediyorum.. Vizeler, eksiksiz/takılmadan çalmam gereken 7 minnak parça ve son olarak yine burda egzersizlerim sonucunda durum kontrolü..
Bu sefer hastahaneden çıkar çıkmaz sinirleri alınmış kıvama geldim ya şaşılası, özlüyorum ben yav, iyi doping..
Eveeet, geceyi gördüüm. :)) Aldığım nefesten başlayarak gram gram herşey için Tanrıma şükürler..
Geldiğimin 4. günü bütün miilet saat 3e kadar dışarda diye bende çıkmıştım, saat 21.. Amacım Konak pier'e kitap almaya gitmekti. Sebebini anlayamadığım kötü bir kişiyle karşılaşmıştım, ki yola/arabanın önüne atlayarak kurtulabildim. Arkamdan hâlâ bağırabiliyordu şerefsiz '’Yavaş, ezileceksin!’' Nasıl bir kafa, hâlâ aklıma gelip ifrit oluyorum. Bi süre uyuyamadım, kimseye anlatamadım, sonra aileme ve o dönem en yakın arkadaşıma anlattım. Tam kâbusum olmuştu..
Bir gün şantiyenin önünde otobüs beklerken birisi laf attı öyle tedirgin oldum, oda anladı galiba.. Sonra ikinci cümlesinde kim olduğunu az da olsa çıkardım, sima olarak hiç unutmam ama sanırım demirci ustasıydı, demirlerin üstünde yürüyebilmem için bana taktik veren.. Tanrı onu korusun, onun sayesinde gitti kâbus üstümden. Anlatabiliyorum, hatta tedbir alabiliyorum artık.
Gece de güzel gündüz kadar, tehlikeyse her zaman her yerde var!.